ses

Ses nereden geliyor?

Merhaba;

 

Sesimizi duyan sevgili okuyucular merhaba; Geçen sayımız ile bu sayı arasında yaşadığımız en önemli olay 24 Haziran da ki Genel Seçim. Bu seçim ile ülkemiz kendi kararı ile demokrasinin belirlediği kurallara göre yapılan seçim sonunda hem başkanlık sistemi gereği cumhurbaşkanını seçti ve yeni bir idare sistemini onayladı. Dünya da birçok ülke de uygulanan Başkanlık sistemi ülkemize de yerleşiyor. Bizim kimden eksiğimiz var diye bir terim vardır bunu da bizim jenerasyon yaşadı. X jenerasyon (1961 ve 1981 arası doğanlar) Türkiye de yaşanan dönüm noktaların da oldular yaşamları bayağı bir keyifli ama zor oldu. Başkanlık sistemi başlar başlamaz meclis de bir şeyler yapmak isteyecek ama ne yapacaklar hep beraber göreceğiz. Eskisi kadar şehitlerimizin olmaması en azından medya dan böyle olduğunu biliyoruz bu iyi bir gelişme. Dövizler artık dansa kalktılar dans ediyorlar ne zaman yoruluyor ne zaman oturuyor anlamak mümkün değil. Trump, Putin, Kim günlerimize damga vuranlardan. Euro eskiye göre sessiz ortalığa bakıyor ama kendini ezdirmiyor arada bir heybetlense de kayda değer bir varlığı yok. Sakin bir çeyrekdeyiz.

X jenerasyon demişken kısaca hatırlayalım, neler yaptılar.,  EBK, Tüp, Yağ , Araba vs kuyrukları da beklendi. Station Chevrolet  Ford dolmuşlara da bindi. Telefonda sevgilisini arayıp ebeveyn çıktığında “bakkal mı? sipariş verecektim” deyip kapattıktan 2 saat sonra Kızılay da Taksim de buluştu dövizi güncel hayata soktu. Enflasyon ile ticareti aynı anda yaşayarak para kazandı . Hiç mi hiç elektronik sosyal medyaları olmadan iPhone un en üst modelleri ile de caht yaptılar arada ıcq da kullandılar işte böyle bir kuşaktı X kuşağı . Hemen hemen her şeyi politik olsun teknolojik olsun yaşamlarının içinde gördüler.

Yapay zekanın kim bilir kaçıncı en üst versiyonu ile tanışacağımız 1-2 yıl içinde yaşamamız da nelere olacak ne ile haberleşeceğiz sesimiz nereden nasıl gelecek bakalım . Gündem de ve geçmiş yakın günümüzde sosyal medya sırlarımızın paylaşılması ve yapay zeka konuşuluyor. Birçoğunuz sosyal medya da ki sırların nasıl kullanıldığını biliyorsunuz ben de vakti olmayıp da öğrenemeyenler için yazmak istedim. Bunu en son ABD seçimlerinde Cambridge Analytica, Facebook ile etkiletişimde olan kullanıcıların psikolojik profilini çıkararak bir algoritma kullanmış. Psikologlar 5 büyük faktör kuramını kullanıyorlar. Bu kuram ile ilgili olarak size puan veriliyor.  1.açlık ,   2.sorumluluk   3.dışadönüklük,    4.uyumluluk,                     5. Duygusal dengeniz. Bunları sıralarsanız insanlar kişilik özelliklerine göre sıralanırlar ve sınıflanırlar. .örnek : maceracı, koruyucu, uyumlu, yönetici, saldırgan, içe dönük vs. Şimdi algoritmaya bakalım, şaşırtıcı derece de hatasız çalışıyor. Sadece 10 beğeni ile yaptığınız seçimlerden sizi arkadaşlarınız dan daha fazla tanıyabilen algoritma. 150 beğeni seçiminiz ile ailenizden bile daha iyi tanır. 300 beğeni seçiminiz ile sevgilinizden de iyi tanır. Bu beğeniler facebook için sorun olmuyor zaten her gün 10 larca hatta bu sayılardan daha da fazla beğeni yapıyor insanlar. Bıraktığımız digital parmak izleri çok geniş. Durumumuz , güncellemelerimiz , paylaştıklarımız , mesajlarımız daha neler neler. Bunlar bir araya gelince kim olduğumuz artık eksiksiz ortada . Facebook, ABD başkanı Trump ın kampanyasında 2016 seçimin de Cambridge Analytica ile çalıştı. Şirketin eski başkanı Alexander Nix bu bilgiler ile Amerika yetişkinlerinin kişisel özelliklerini çıkarmak da zorlanmadı. Bu kadar kişisel bilgi ile ne yapılır. Facebook’a her gün 100 lerce reklam verip belirli gruptaki insanları hedef aldılar. Hedef kitlenin korkularına duygularına ihtiyaçlarına göre bu reklamlar tasarlandı. Maceracı, açık fikirli , ve sıklıkla da tez canlılar hedef alındı. Benim de böyle bir arkadaşım vardı, kesin ABD de yaşasa o da Trump’a oy verirdi. Ailelerini ve geleceklerini korumaları gerektiğiyle ilgili reklamlar gösterildi. Peki bu tür algoritmalar ile seçimler kazanılabilirmi? Sihirli soru burada. Cambridge Analytica evet diyor . Fakat gelelim bunun ispatlanmasına işte buna bir yığın araştırmacı ve psikolog zor diyor ispatlanamaz.  Duruma bakılırsa son derece güzel bir kaynak seçilmiş

insanlar sınıflandırılmış ve istekleri reklamlar ile vaat edilmiş sonuç istenen gerçekleşmiş. Mahkemeler yapılmış insanların iddiaları yaptıkları her şey ortaya dökülmüş artık bu konu bilinir hale gelmiş görünüyor konuşuluyor biliniyor ama öyle bir şey yok , buna way anasına diyelim bizde geçelim. Bu konu ile ilgili bir hikaye de yazalım, okullardan birin de öğretmen çocukları sınava çağırmış ve oturduğu sandalyeyi masanın üzerine koyarak “ çocuklar bu sandalyenin burada olmadığını yazın bana . buna göre not alacaksınız” demiş . Tam not alan öğrenci sınıf da kağıdını öğretmenine  ilk veren öğrenci olmuş , Kağıdın da yazılı olan yanıt “ hangi sandalye “ . İşte bu kadar hangi?

Yapay zeka konusun da, insanlar, üniversiteler, Laboratuvarlar, özel şirketler, devlet kurumları, bir yarış halindeler, sakın geride kalmayalım biz daha fazla yapay olalım yarışındalar gibi geliyor bana . Bu araştırmacılar klonlama, kök hücre tedavileri  vb uygulamaları günümüzde çok rahat kullanıyorlar. Hayatımızın içindeler artık . Bazıları da kazara olmayan ölümleri ortadan kaldıracaklarını bile iddia ediyorlar. Bir de bunların üstüne insan sinir sisteminin sayısallaştırılması ile uğraşan bir grup daha eklendi. Sayısal telefonlar , sayısal makinalar derken sayısal sinir sistemi satın alırsak veya beynimizi bu sayısallık ile güncellersek yakında şaşırmayalım. Yapay zeka, bir bilgisayarın zeki insan davranışlarına benzerlik göstererek kabiliyetlerini arttırma şekli olarak tanımlayalım. Stephen Hawking “Yapay zekâlar insanlığın başına gelen ya en iyi şey ya da en kötü şey olacaklar.” Diye uyarmış arada olmayacaklar anlaşılan. İsterseniz insansız hava aracı alarak buna silah yükleyebilirsiniz ilave olarak yüz tanıma programı da yükleyebilirsiniz sonra yapay zeka ile bu aracı herhangi birinin üzerine salabilirsiniz. Google’un yapay zeka şirketi DeepMind tarafından geliştirilen AlphaGO  zekası ile (yapay zeka) rakiplerini alt etmiştir. Düşünürseniz yapay zeka ile insanlardan çok daha yetenekli makinalar yapabilirsiniz. Bilmem kaç mega piksel kameraları bu cihazın gözlerine monte ederek zoom lama yeteneği kazandırarak gökteki uçağın firmasını okutabilirsiniz. Ses alma kabiliyetini ufak baz istasyonları yerleştirerek insanların duyamayacağı mesafedeki yerlerden sesleri alabilirsiniz. Hidrolik diz ve ayaklar ile bir inşaat kepçesindeki gücü bu makinaya verip Ankara İstanbul arasını koşarak geçirebilirsiniz. Tüfeklere daha iyi nişan aldırıp hedefleri şaşırtmadan daha az cephane ile savaşabilirsiniz. Bunlar kötü yazılar diyelim yapay zeka insanlık için kullanılacak ve tüm insanlığa faydası olacak , öyle ki çocukların ev ödevlerine bile yardımcı olacaklar desek daha neşeli olacak. Böylece daha masum düşünmeye çalışalım. İnsanlar artık birbirleri yerine makinalar ile yaşamaya başlıyorlar ufak tefek de olsa günümüzde kullanılan mutfak daki robotlar bir sürü işe yarıyorlar, hamur karıştırıp kek bile pişiriyorlar. Yazımızı karşı cinsten olan 2 insanın bir sohbeti ile bitirelim. Sean ve Bridget kırk yıldır birlikte yaşıyorlarmış, Derken bir gün Sean “Belki de evlenmeliyiz demiş”. Bridget şaşarak yanıtlamış “Bu yaşta kim alır bizi ayol”. Kimi ne söyler kimi ne anlar sayın okuyucular. Her şey istediğiniz gibi olsun teknolojiniz biraz az olsun çünkü çok fazla hazırlık yaparak geliyorlar günümüzün keyfini çıkarın.

 

Share